4 Ana Kahve Çekirdeği Türüne Dair Eksiksiz Bir Kılavuz
Bu yazıda Dünya’da en çok tercih edilen 4 ana kahve tipini inceleyeceğiz; Arabica, Robusta ve daha az bilinen Liberica ve Excelsa.
4 Ana Çekirdek Türünün Detayları:
Arabica:
Muhtemelen Dünya’nın kahve üretiminin 60% ını kapsayan bu kahve türünü biliyorsunuzdur. Arabica çekirdekleri sabit yağışlı ve bol gölgeli yüksek rakımlarda yetişir. Arabica ağaçlarının, nispeten küçük, genelde 15cm’yi geçmez boyları, ve budama kolaylığı bakımını genellikle kolaylaştırır, küçük olmaları da ayrıca hasadı kolaylaştırır. Arabica bu dörtlü içinde en hassas olanıdır. Çevre şartlarından kolayca etkilenir ve hastalığa yatkındır. Büyük bir özenle yetiştirilmelidir. Arabica bitkilerini normal iklimi dışında yetiştirmek isteyenler onları sağlıklı tutmak için iki katı çaba sarf etmelidirler. En popüler çekirdeklerden biri olduğu için, Arabica genellikle büyük miktarlarda yetiştirilir fakat bu felakete de yol açabilir. Hastalığa eğilimli Arabica bitkilerininin büyük miktarlarda yetiştirilmesi bitkileri yanıklık gibi ciddi hastalık salgınlarına karşı daha duyarlı hale getirir. Bir Arabica bitkisinde hastalık olursa diğerlerine de yayılma olasılığı çok yüksektir. Kaliteli Arabica çekirdekleri; parlak dışı, yoğun asiditesi ve çok katmanlı aroma ve tat şöleniyle tanınabilir. Arabica kahvenin tadı, tatlılığın ve tuzluluğun en iyi hissedildiği dilin ucunda ve ön yanlarında anlaşılır. En iyi sonucu almak için sert ve daha düşük asitli Arabica kahvesini tercih edin. Kahvenin kalitesinin, soğuk veya krema eşliğinde servis edildiğinde düştüğü de unutulmamalıdır. En iyi Pour Over ya da Drip demleme tekniğiyle sıcak servis edilir. ATLAS KAHVE KULÜBÜNÜN KAHVE EKİPMANI TAVSİYELERİ
Kahvenin tüm lezzetlerini en net şekilde almak için Pour-over yöntemli olan Kalita Wave’i öneriyoruz
En sevdiğimiz otomatik kahve makinesi Bonavita Damlama Makinesi rahatlık ve kalitenin mükemmel birleşimidir.
Robusta:
Dünyanın en çok üretilen kahvesi olan Arabica’dan sonra ikinci sırada gelen Robusta’yı muhtemelen duymuşsunuzdur. Adı tesadüf değildir. Robusta türü çevresine son derece dirençlidir ve hastalığa karşı bağışıklığı vardır. Yükseklikten etkilenmez fakat özellikle yağışların düzensiz olduğu, sıcak bir iklime ihtiyaç duyar. Robusta kahve çekirdekleri, Arabica çekirdeklerine kıyasla neredeyse iki kat daha fazla kafein içerir, aslında Robusta bitkilerini bu kadar güçlü yapan ve onlara adını veren de bu özellikleridir (güçlü, ingilizcede Robust’tan geliyor). Kafein, bitkinin hastalığa karşı kendini savunma mekanizmasıdır. Robusta kahvesinin tadı, acı tatların için, dilin arka kısmında en iyi alınır, bu da ona sertliğini veren şeydir. Kaliteli Robusta çekirdekleri; pürüzsüz dokusu, düşük asitliği ve genelde hafif çikolata tadıyla bilinir. Evde en iyi demleme deneyimi için yetiştirme bilgileri paketinde yazan Robusta kahveleri tercih edin. Çoğu zaman çiftçiler Robusta’nın yüksek talebinden dolayı bitkiyi yetişmeye elverişsiz yerlerde yetiştiriyorlar bu da düşük kalitede kahve üretimine neden oluyor. Eğer kahvenizde sönük, lastiksi bir tat varsa kahveniz bu tür yanlış üretimin kurbanı olmuş olabilir. Robusta, kahvesini krema ve şekerli sevenler için mükemmel bir seçim! Kaliteli bir Robusta, süt veya şeker ilavesiyle lezzetini kaybetmez (Buzlu Kahve ve Vietnam Kahvesi için harika bir kahve).
Liberica:
Liberica’ya bugünlerde kahve dünyasında rastlamak oldukça zorlaştı fakat dünya kahve tarihinde önemli bir yeri vardır. 1890’da kahve pası, dünyadaki Arabica stokunun %90’ından fazlasını yok etti. Bir çözüm bulmak için çabalayan çiftçiler, en sonunda Liberica bitkisine yöneldiler. Bunu deneyen ilk ülke o zamanlar ABD toprakları olan Filipinlerdi. Bu karar, o zamanlar kahvenin tek tedarikçisi olan Filipinler’in ekonomisine büyük ölçüde yardımcı olmuştur. Ancak Filipinlerin bağımsızlığını ilan etmesi üzerine ABD takımadalara ,kahve dahil , tedarikleri kesti. Liberica’nın tekrar kahve piyasasına çıkması 1995 yılında çevrecilerin kalan son bitkileri Liberica’nın sağlıklı bir şekilde gelişmesi için daha uygun olan Filipin topraklarına göndermesiyle oldu. Ne yazık ki Liberica için bu çaba çok geç kalmıştı çünkü mahsulün hasada hazır olduğu sırada Arabica dünyanın hüküm süren kahve çeşidiydi (hala bu tacın sahibi). Saf Liberica kahvesinin yetişmesi zorlaştıkça yokluğu gün geçtikçe daha çok hissediliyor. Liberica çekirdekleri başka çekirdeklere göre daha büyüktür, genellikle asimetriktir ve dünyada bu kadar düzensiz bir şekle sahip tek kahve çekirdeğidir. Çekirdekler çiçeksi ve meyvemsi aromanın yanında tütsümsü, yanık bir tada sahip benzersiz sert bir kahve olarak biliniyor. Liberica içenler bunun şimdiye kadar tattıkları hiçbir kahveye benzemediğini, “odunsu” bir tadı olduğunu söyleyerek kahvede kahve tadı bile olmadığını söylüyorlar.
Excelsa:
Excelsa, yakın zamanda Liberica ailesinin bir üyesi olarak yeniden sınıflandırılmış olsa da, ikisi birbirinden daha farklı olamazdı. Excelsa Liberica’dan o kadar farklı ki kahve topluluğunun bazı üyeleri onu hala farklı bir tür olarak kabul ediyor. Liberica cinsi olarak yeniden adlandırılmasının sebebi benzer yüksekliklerde Liberica gibi büyük (6-10 m) ağaçlarda yetişiyor olması ve ikisinin de badem benzeri şekilleri olması. Excelsa, çoğunlukla Güneydoğu Asya’da büyüyor ve dünyadaki kahve pazarının sadece %7’sini oluşturuyor. Kahveye ekstra lezzet ve tat katmak amacıyla kahve karışımlarında kullanılır, en iyi orta ve arka dilde tat reseptörlerini uyarır. Excelsa’nın hafif kavrulmuş kahveyi andıran ekşi ve meyveli bir gövdeye sahip olduğu söyleniyor fakat aynı zamanda ilginç bir şekilde yoğun kavrulmuş sert kahveye de benziyor. Bu gizem, dünyanın dört bir yanından kahve içenleri çeşitliliği denemeye ve aramaya sevk ediyor. Yazar: Caitlyn Hutson Editör: Yasemin Defne Pak